Dilara Kırmıt ismini son dönemde bir çok mecrada görmeye başladık. Moda konusunda zaten iddialı bir isimdiniz, fotomodel olarak çok değerli markalarla çalıştınız, çok yakın tarihlerde Benden ne olur filmiyle beyaz pardede sizi görüp tanıyan bir çok kişi oldu. Güzellik yarışmalarında dereceler de aldınız. Birden bire şans size gülmüş gibi görünüyor ama arka planda çok yoğun çalışmalar ve emekler olduğuna eminim.

Neler yaptınız bugüne kadar, Dilara Kırmıt nasıl Dilara Kırmıt oldu?

16 yaşında yazarlıkla başlayan kariyer yolculuğum moda dünyasına hakim ve eğitimli olarak

başladı modaya gerçekten yatırım yaptım perde arkasında olmak güzel gelirken aslında perde önüne ait olduğumu anlamam bu süreçte kısa ama kabullenmem zor olmuştu. Kendimle barışık geçirmediğim bir ergenliğimin yanı sıra sosyal çevremin desteği ve baskısıyla beni ışıkların altına taşıdı.

Terzide çalışıp kapı önünden izmarit toplayan o kız birden tescilli güzel olup aynı zamanda dünya

çapında yapılan World Next Top model yarışmasında Türkiye'ye ikincilik getirdi. Zorlu bir savaş verdim kariyerimin için çünkü her şeyi kendim inşa etmek istedim kimsenin desteğini görmeden ama hikayemde imzası olan isimler yer aldı iyi ya da kötü.

Manevi bir yorgunluğum var o bana doymuştuk hissi veriyor beni güçlü kılan o duvarım zaten beni Dilara Kırmıt yapan ise inancım eğer kendime inanmasam asla bu sektörde olmazdım şimdi 28 ödül 2 tescilli tacım var kendimle gurur duyuyorum.

Çocukluktan bu yana ışığınız belliymiş. Ama bu ışık ve güzellik yönetmesi çok zor bir hadise bana kalırsa. Güzel kadınların bir laneti vardır çünkü; karakteri, zekası, yetenekleri hep o güzelliğin arkasında kalır. Siz bu güzel kadın çerçevesini kırıp kendi varlığını ortaya koyabilen nadir isimlerdensiniz. Bu kadar vitrine önem veren bir sektörle nasıl başa çıkabildiniz?

Ben yaptığım meslek çerçevesinde tek bir görüntü olmaktan hiç haz etmedim hayatımın her döneminde kendime neler katabilirim en önemlisi bu dik duruşumu egomu törpüleyerek geldim kimseye yukarıdan bakmadım aşağıya indiğim çok oldu ben önce iyi bir insan nasıl olunur onu öğrendim dünyevi olarak herkes kalbinin ekmeğini yer cümlesi hayatımın hep mottosu oldu. Kendimi önce bir kadın olarak geleceğe nefes olan anne adayı olarak her alanda çok geliştirdim bu vitrinimin gardı hiç kırılmayacaktır.

Moda dünyası o kadar somut kavramlar üzerine kurulu ki, içine çektiği kişileri sığlaştırıyor zamanla. Sürekli nasıl göründüğüyle, son trendlerle, diğer firmaların ya da modellerin neler yaptığıyla ilgilenmekten kendi iç dünyasını unutuyor. Sizinse çok derin bir iç dünyanız var.Duygu yüklü bir de kitap çıkarıyorsunuz sanırım. Bu dengeyi kurmayı nasıl beceriyorsunuz?

Moda dünyası o kadar somut kavramlar üzerine kurulu ki, içine çektiği kişileri sığlaştırıyor zamanla. Sürekli nasıl göründüğüyle, son trendlerle, diğer firmaların ya da modellerin neler yaptığıyla ilgilenmekten kendi iç dünyasını unutuyor. Sizinse çok derin bir iç dünyanız var.Duygu yüklü bir de kitap çıkarıyorsunuz sanırım. Bu dengeyi kurmayı nasıl başarıyorsunuz?

Kesinlikle haklısınız. Kendimi tanıma ve bulma yolculuğumda hiç bir telaşım olmadan her durakta durdum her yemeğin tadına baktım

en son kendi mutfağımı kurdum diyebilirim küçüklüğümden beri herkesten farklı olduğumu düşündüm bu yüzden çok düşünmekten zihnim hep yorgundur. Kitabım ise sektörümden bağımsız edebi aşk üzerine bütün gelirini kimsesiz çocuklara bağışlayacağım çok özel bir gücüm ve sosyal sorumluluk projem ben birçok Dilarayı

barındırıyorum her alanı farklı ne kadar iyi olsa da her insanın karanlık yanı vardır. O içimde yaşayan kadınlar zamanla birbirini sevdi ve yaşatmayı öğrendi hepsini toplayınca şimdi ki Dilara ortaya çıktı.

Mükemmel görünüyor olmak önceden modellerin, oyuncuların, kısaca sanat camiasındaki isimlerin önceliğiydi. Şimdiyse özellikle sosyal medya yüzünden çocuk

yaşta genç kızlar bu konuyu çok ciddiye almaya başladı. Estetiğin yaygınlaşması bir yana, çok küçük yaşta işlem yaptırıp tek tip görünüme bürünen kızlarımız mevcut ve bu durum sosyolojik olarak kötü bir hal almaya başladı. Bu konuda siz hem genç kızların psikolojisini hem de moda dünyasında mankenlerin tek tipleşmesini göz önünde bulundurarak neler söylemek istersiniz.

Öncelikle ben estetiğe karşı değilim ihtiyaç doğrultusunda yaptırılması problem olmuyor bazen bu estetiklerin sağlık açısından kurtarıcı bile olabiliyor.

Ben vücudum ve yüzüm ile para kazanıyorum yatırım yapacağım tek alanım bu benimde sabit estetiklerim mevcuttur ihtiyaç doğrultusunda gerçekleştirdiğim. Ama daha güzel olmak adına yaptırdığım bir estetiğim yok doğallığı canlı tutmak daha zor ve kabullenip onunla yaşamak tek tip tek düze faceapp yüzler ileri ki yaşlarda bakılmayacak hale gelebiliyor.

Yoğun tempoda çalıştığınız aşikar peki özel hayatınızı nasıl idam ettiriyorsunuz? Hayatınız da bu süreçte size eşlik eden partneriniz var mı?

Ne kadar yoğun bir tempoda da çalışsam kendime vakit ayırıyorum bu odamda dinlenmek bile olabiliyor kendimle kalmayı çok seviyorum hayatımda kahve içtiğim çok insan yok dost dediğim çevreye sahip değilim ama çok tanıdığım var haliyle. Hayatımda ki insana olabildiğinde yer ayırmaya çalışıyorum elimden geldiğince zaten muhakkak oda çok yoğun çalışıyor olur ortak noktada anlayış çerçevesinde ilişki sağlıklı ilerliyor.