“BU DÖNEMDE ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMALIYIZ”

*Pandemi döneminde neler yaptınız?

Pandeminin stresi altındayız. Hala bu stres devam ediyor. Birçok konserlerimiz iptal oldu. Ee tabi ben ve ekibim bundan çok etkilendik. Ben çalışmayı sevdiğim için boş duramadım ve çocuklar yararına düzenlenen alışveriş şenliklerine katıldım. Hiç giymediğim takılarımı elbiselerimi ekonomik rakamlara satışa çıkardık. Elde edilen gelirle durumu olmayan öğrencilere tablet ve bilgisayar dağıttık. Karınca kararınca çorbada benim de tuzum olsun istedim. Bu dönemde herkesin elini taşın altına koymasını gerektiğini düşünüyorum. İnstagram’dan Tuzla Belediyesi’yle birlikte canlı yayınlar gerçekleştirdik. Çok özel konuklar ağırladık. Sevenlerimiz hepsini Youtube’dan izleyebilir.

“SANATÇI ÜRETMEZSE KÖRELİR”

*Tebrik ediyorum sizi pandemi döneminde bile ağlamak yerine boş durmadınız…

Sanatçı üretmeli. Üretmezse körelir. Mutsuzlaşır. Bizi sadece insanlarla olan iletişimimiz besliyor. Ben böyle güç alan biriyim. Hayatta her şey illa maddiyat değildir. Önce ruhumu beslemem lazım. Ruhumu besleyemezsem üretemem. Hepimiz de köreliriz.

*Gözlerinizin kopyalandığı bir fincan takımı çıkardınız. Şarkıcınız ama bu çok farklı bir alan. Ses getiren bir iş oldu. Biraz bundan bahsetmek istiyorum.

Bu fikir arkadaşımızla ortaklaşa doğdu. Ben üretmeden duramayan bir tipim. Burcum ikizler yükselenim başak olunca böyle oluyor. Bir gün sohbet ederken bu projeyi yapalım mı dedik. Gözler kalbin aynasıdır sloganıyla yola çıktık. Tasarımı da tamamen bana ait. Çok da ses getirdi. Baya sevildi. Allah’a şükür yaptığımız her işten alnımızın akıyla çıkmanın keyfini yaşadık.

*Aslı Hünel’in çok farklı projeleri vardır yine kafasında. Ben biliyorum…

Şu anda çok alakasız bir proje üzerinde çalışma halindeyim. Sanıyorum Türkiye’de ve dünyada ses getirecek. Açıklamadığım, insanlara fayda getirecek olay bir proje geliyor.

“EVLİYİZ DİYE HER AN BİRLİKTE OLMAK ZORUNDA DEĞİLİZ”

*Savaş Bey’le evlilik nasıl gidiyor?

Her şey yolunda. Çok şükür. Elhamdülillah. Sağ olsun bana ve işime aşırı saygılı. Eğlenceli bir ilişkimiz var. Bazı yerlere birlikte gidiyoruz. Bazı yerlere menajerim Gökşen Hanım’la gidiyorum. Malum öyle her yere beyler gelmez. Aramızda güven olduğu için sıkıntı çıkmıyor. Ve birbirimize çok saygımız var. Kendimize alan tanıyoruz. Ben şeyi çok sevmiyorum. Evliyiz diye 7/24 her yere birlikte gideceğiz gibi bir kural yok. Arada biraz özlem olsun. Mesela eşim motor tutkunu. Birlikte motora binmeyi çok seviyoruz.

*Sosyal medyayla aranız nasıl?

Sosyal medyada aktif olmayı seviyorum.

“BANA AZ SHOP YAP DİYORLAR HALBUKİ HİÇ YAPMIYORUM”

*Ne gibi eleştiriler geliyor size?

Biraz az photoshop yap diyorlar. (Gülüyor) Her şeyi photoshop olarak değerlendiriyorlar. Onlar da haklılar. Bazen bazıları bu shop işini abarttığı için beni de shop yaptı sanıyorlar. Ben fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Ve doğru ışığı bulduğum zaman çektiğim fotoğraflar shoplu gibi çıkıyor. Çok nadiren de filtreli program kullanıyorum. Photoshop gerçekten yapmıyorum. Filtreli program benim için yeterli oluyor. İhtiyaç olursa da yaparız, ne olacak? Ama hiçbirisi shoplu değil yani. Zaten beni gördüklerinde ilk söyledikleri şey: “aa fotoğraflardan daha güzelsiniz” Sağ olsunlar…

*Abiniz Saruhan Hünel de oyunculuk sektöründe. Aile bağlarınız çok kuvvetli. Nasıl abi kardeş ilişkiniz?

İkimiz ataerkil bir aileden geliyoruz. Saruhan hem abi gibi hem baba gibi bir abi. Çok mükemmelliyetçi olduğu için her şeyin kusursuz olması gayretini taşıyor.

“İLK ZAMANLAR ABİM PİYASAYA GİRMEMİ İSTEMİYORDU”

*Peki aynı sektörde olmanızın avantajları ya da dezavantajları var mıdır?

Ee tabii aynı sektörde olunca birçok şeye o da hâkim. Paylaşımlarımız baya oluyor. Çok ortak dostumuz var. Ne yapsak ne etsek gibisinden birbirimize hep danışıyoruz. Benim başarılarımla çok gurur duyan bir abim var ki eskiden bu işlere girmemi asla istemiyordu.

“BAZEN ABİ BİR ŞEYİ DE BİLME DİYORUM”

*Siz sektöre abinizden biraz daha önce girdiniz diye biliyorum. Peki siz istediniz mi onun sektörde olmasını?

Abim çok iyi bir oyuncu. Bence çok yakışıklı bir adam. Gerçekten ekrana yakışıyor. Her şeyden önce çok kaliteli biri. Benim abim diye söylemiyorum. Ama onu çok başarılı buluyorum. Bir kere çok donanımlı, baya kültürlüdür. Benim erkekte en önem verdiğim şey kendisini iyi yetiştirmesi, görgülü ve kültürlü olmasıdır. Sağ olsun annemize babamıza teşekkür ediyoruz ama bazı şeyler insanın içinde olmalı. Donanımlı olmasının yanı sıra çocuk ruhlu bir kalbi de var. Bazen “üf abi ya onu da mı biliyorsun?” dediğim oluyor ama çok faydasını da görüyorum. Allah başımızdan eksik etmesin.

“UNKAPANI’NDA PATLAMA ETKİSİ YARATTIM”

*İlk albümünüz “Güneş Doğmuyor”u çıkarırken tökezlediniz mi?

Zorlandım. Ben Unkapanı’na bomba gibi düşen bir sestim. Ve 4-5 plakçı beni böyle kapış kapış isteme durumu oldu. Çok güzel günlerdi. 1 milyon 750 bin satış rakamına ulaşmıştı. O sene yılın en iyi çıkış yapan sanatçısı olmuştum. Büyük başarıydı ilk albümle bunu yakalamak. Tabi o zaman kasetler vardı. 4 şarkım patladı. Çok uzun yıllar geçti ama kendimi hep taze tutmaya kaliteli çizgimi bozmamaya özen gösterdim. Çok şükür.

*İnsanların sizi kucaklamasını da seviyorsunuz gördüğüm kadarıyla.

Çok seviyorum. Ben sevgi dolu bir insanım. Kimseyi kırmıyorum. Onlarla bir arada olmak, bana sevgilerini dile getirmeleri, beni dinlemeye görmeye gelmeleri paha biçilemez.

“AYARSIZIM HERKESE MORAL OLSUN ÇIKTI”

“Ayarsızım”a gelen tepkiler nasıl?

“Ayarsızım”ın biraz zor bir döneme denk geldiğini düşünüyorum. İnsanların müzik dinleyecek hali bile yoktu. Ama yine de farklı bir Aslı görmek, insanları şaşırttı. Benim yapmak istediğim de insanları şaşırtmaktı. Çünkü herkes beni sadece klasik Türk Sanat Müziği söylüyorum zannediyordu. Evet öyle ama bu tarz müzikler de yani pop-fantezi ya da pop şarkılarını okuduğumu görmeleri sevenlerim için şaşırtıcı oldu. Benim için de değişik bir deneyim oldu. Bence gayet güzel gidiyor. Şirketimiz ve ben gidişattan memnunuz. Ama çok daha büyük kitlelere duyurulabilir miydi? Evet, duyurulabilirdi. Fakat insanlar canının derdine düşmüşken çok müzik dinleyecek kafada değillerdi ‘Ayarsızım’ı çıkardığımda. Ben bu şarkıyı aslında kendime, çevreme ve dinleyicilerime moral olması, sektöre biraz can gelmesi adına çıkardım. Bu dönemde bir şarkı çıkartmalıyım dedim ve müzikle meşgul olmak zorundaydım çünkü müziğe ihanet ediyormuşum hissine kapılmıştım. Neredeyse şarkı söylemeyi, topuklu ayakkabı giyip yürümeyi unuttuğumuz bir dönem yaşadık. Ve bu çok uzun bir süreçti. Bu süreçte şarkı yapmak ve çıkarmak benim ruhuma çok iyi geldi.

“KİMSESİZ HER ÇOCUK BENİM EVLADIMDIR”

“Kimsesiz çocukların hepsi benim evladımdır” Dile getirdiğiniz bu cümle çok anlamlı… Biraz açabilir miyiz?

Her çocuk anne sevgisini hak eder. Annesiz babasız ya da istismara uğramış çaresiz çok sayıda çocuklarımız var. Bunu hepimiz biliyoruz. Ben bir tanesini alıp evlat edinmektense gözümün gördüğü, gücümün yettiği, elimin uzandığı kim varsa onlara dokunmayı, sevgi ve şefkat göstermeyi, onlarla paylaşım içinde olmayı seviyorum. Ve bunu misyon edindim. Çünkü çocuklar bizim yarınlarımız.

“PANDEMİDEN SONRAKİ İLK SAHNE 6 SAAT SÜRDÜ”

Uzun bir aradan sonra ilk defa sahne aldınız. Sahneleri özlediniz mi? Bu kadar aranın ardından sahne almak size ne hissettirdi?

Uzun bir aradan sonra ilk sahneye çıktığımda ben ve orkestra arkadaşlarım sahneyi ne kadar özlediğimizi fark ettik… Seyirci de bizi bırakmadı. Biz de onları bırakamadık. Normalde biliyorsunuz maksimum 120 dakika olan sahne 6 saate yakın sürdü. Bu da baya bir özlediğimizin kanıtı sanıyorum. Ama herkes gerçekten çok mutlu oldu. İnsanların yüzündeki o mutluluğu görmeye değerdi. Hiçbir yorgunluk hissetmedim. O mutluluk ziyadesiyle yorgunluğumu üzerimden aldı gitti. Çok güzeldi.

Yeni şarkının hazırlıkları başladı mı?

Zaten yeni şarkımız hazırdı. Ama ilk önce ‘Ayarsızım’ı çıkarmak istedik. Yeni şarkımız yine bomba gibi bir eser. Ve benim inanılmaz kendimle bütünleştirdiğim ruhumla özdeşleştirdiğim bir şarkı. İnşallah onu yaz sonu belki yaz sonuna kalmadan çıkarmayı planlıyorum. Yine Mustafa Ceceli aranjesi söz müzik Zeynep Dalgıç’a ait. Ama bu arada belki bakarsınız beni bambaşka bir düet ya da cover’la da görebilirsiniz. Biliyorsunuz ben sürprizlerle dolu bir sanatçıyım.

Göktürk Dergisi için neler söylemek istersiniz?

Tüm çalışanlara ve bu projeyi hayata geçiren herkese çok teşekkür ediyorum. Beni çok mutlu ettiniz. Umarım çok güzel satışlar elde eder ve büyük ses getirir. Ben de sosyal medyada desteğimi vereceğim zaten. Herkesi öpüyorum ve sevgilerimi gönderiyorum.

İsmail Gökgez - Aslı Hünel